Sunday, June 08, 2008

YABANCI BİR DİL ÖĞRENMEYE BAŞLARKEN VEYA DEVAM EDERKEN (60)




Bir sınıf öğrenciyle olsun veya tek bir öğrenciyle olsun, İngilizce çalışmaya başladığımda, onların konuya olan bakış açılarını yenilemekte yarar görüyorum. Çünkü bir konuya bakış açımız net ve sağlıklı değilse, daha sonra konuyla ilgili olarak aldığımız bilgiler, bizde vukufiyete-uzmanlığa dönüşmezler veya bu vukufiyete ulaşmak için gereğinden fazla sıkıntı çekeriz.

Düşünce tarzımızdaki eksiklikler veya yanlışlıklar, konuyla ilgili eylemlerimizi verimsiz kılabilirler veya onları boşa çıkarabilirler. Bu açıdan, İngilizce veya başka bir yabancı dili öğrenmeye başlayan veya hali hazırda öğrenmekte olan kişilerin aşağıda verdiğim konular üzerinde düşünmelerini yararlı buluyorum.

1. Herkes İngilizce veya bir yabancı dili öğrenebilir: Sözgelimi “Herkes şair olabilir ve şiir yazabilir” ifadesi gerçeği içermez. İnsanlar şair ruhlu olabilirler, ama şiir yazmak, yani şair olmak herkesin yapabileceği bir şey değildir. Bununla birlikte herkes bir yabancı dili öğrenebilir. Fakat, kişilerin yabancı dil konusunda aldıkları sonuçları farklı kılan bazı etkenler vardır; anadilleriyle olan bağlarının kalitesi, öğrenmeye ayırdığı zamanın miktarı vs gibi şeyler, alınan sonuçların kişiden kişiye değişmesine sebep olurlar.


2. Öğrenmek istediğiniz dille ilgili net hedefleriniz olmalıdır: "İngilizce öğrenmek istiyorum, çünkü yabancı yayınları okuyabilmek istiyorum" veya "İngilizce öğrenmek istiyorum, çünkü yabancılarla sosyal konularda yazılı veya sözlü iletişim kurabilmek istiyorum" gibi belli hedeflerle yola çıkmalısınız. Koyduğunuz bu hedeflerin hayatınızda yer alan vizyonunuz, misyonunuz ve değerlerinizle ilgisi olmalıdır. Bu da, sözü geçen 3 şeyin, yani vizyon-misyon ve değerlerin- netleşmiş olması gerektiği anlamına gelir. Ayrıca belirli tarihlerde belirli hedeflere ulaşmayı amaçlamanız da size büyük bir yarar sağlar. Bu hedeflerin belirlenmesinde gerçekçi olabilmek için bir eğitimciyle görüşmenizi öneririm.

3. Öğrenmek istediğiniz yabancı dille ilgili olan ve sizin de kendinizi içinde gördüğünüz bir vizyon-film zihninizde yer almalıdır: Kendinizi göremediğiniz veya görmediğiniz bir yere ulaşmanız genellikle mümkün olmaz. Başkası da sizi oraya götüremez. Sözünü ettiğimiz şey sadece, “Ingilizce öğrenmek istiyorum, çünkü …” diye başlayan bir ifade değil, zihninizde yer alan bu ifadeye ek olarak zihninizde gerçekten oynayan bir filmin var olmasıdır.

4. Yabancı dil öğrenen birisi pozitif-olumlu tavra sahip olmalıdır: Dili sürekli olarak "bu nasıl bir dil?", "anlamıyorum" veya "çok karışık" gibi ifadelerle ve eleştirel anlamda sorgulamak yararsızdır. Öğrendiğiniz şeyler karşısında sevinç duymalı, anlayamadığınız şeylerle strese girmemelisiniz. Strese girseniz de, bu süreç uzun sürmemelidir.Yabancı dil öğrenirken, neşeli, olumlu ve nazik olmalısınız. Sürekli eleştirdiğiniz bir kişiyle uzun bir yolculuk yapamayacağınız gibi, sürekli olarak eleştirdiğiniz veya "yabancıladığınız" bir dil de size yol arkadaşı olmaz.


5. Anadilin kıskanç oluşuna dair bir farkındalık taşınması önemlidir: Yabancı bir dili anadilinizden daha iyi okuyamaz, konuşamaz, anlayamaz ve yazamazsınız: Dolayısıyla yabancı dilde çok iyi bir yere gelmek istiyorsanız, anadilinizde daha da iyi bir yerde olmalısınız. Meslekî, dijital ( içinde sıfatlar, zarflar ve dolaylı anlatımlar kullanılmayan) vs. metinler değil deneme, hikâye, anı ve roman gibi eserleri okumak veya şu günlerde ülkemizde de yayınlanmaya başlayan ve sözü geçen türleri içeren sesli kitapları dinlemek anadilimizi geliştirir.

6. Dillerin sadece mantıkla açıklanabilecek bir yapıları yoktur: İnsanla yakından ilişkili ve sürekli bir birlikteliği paylaştıkları için, diller de insana benzerler. Yani her insanların her yaptığı şeyin salt mantıkla açıklanamayışı gibi, dilleri de sadece mantıkla açıklayamayız ve anlayamayız. Bazen, yapmamız gereken şey, bir idli veya yapısını olduğu gibi kabul etmektir. Başka bir tabirle her şeyin kökenini veya sebebini bilmemiz gerekmez, olduğu gibi kabul edip-kullanmak yeterlidir.

7. Asenkron öğrenmeye önem vermelisiniz: Öğretmeninizden kaynaklar isteyip, onun önerdiği sistemle yine öğretmen bağlı ama bir yandan da ondan bağımsız bir şekilde öğrenmeye devam edebilirsiniz. Sözgelimi öğretmeninizin tavsiye ettiği sesli dokumanları, otobüste, evinizde vs gibi yerlerde dinleyerek her yerde İngilizce öğrenmeye devam edebilirsiniz. Asenkron, yani öğretmene bağlı ama, bir yandan da öğretmenden bağımsız bir öğrenim süreci yaşayabilirsiniz. Özellikle taşıtlarda, mutfakta vs yerlerde geçen zamanınızı yabancı dil öğrenmek için "altın" değerinde fırsatlar olarak görün.

8. İngilizce öğrenmek, sadece bilgilenme süreci değil aynı zamanda bazı becerileri edinme sürecidir: Başka bir deyişler, at binmek, gitar çalmak veya araba sürmek gibi diğer becerilerde olduğu gibi, dille ilgili yazma, okuma, dinleme ve konuşma gibi becerileri edinmek zaman alır. Sabırlı olmalısınız. Sebatlı olmak hem tek çaredir, hem de size ummadığınız sonuçları getirir.


9.Bir dilde bütün becerileri değil, bir ya da bir kaç beceriyi edinmeyi hedefleyebilirsiniz: Sözgelimi İngilizce öğrenirken, ilk hedefiniz okuduğunuz metinleri anlamak, yani okuma becerinizi geliştirmek olabilir. Öncelik verdiğiniz beceri, dinlediğinizi anlmak da olabilir. Başka bri tabirle, bütün becerileri birden edinmeyebilirsiniz ve bu konuda bir öncelik sıranız olabilir. Özellikle konuşma becerisi zamanla gelişir. "Gurur" yapıp, "ya hep ya hiç" derseniz, başarısızlığa uğrayabilirsiniz. Bir dilde bir veya iki beceriye sahip olmak da, büyük bir kazanımdır.

10. Öğrenmekte olduğunuz dille-İngilizceyle duygusal bağ kurmanız gerekir: Bu dili, sizinle hedefleriniz arasında bir engel olarak değil, sizi hedeflerinize ulaştırabilecek olan bir köprü olarak görün. Sözgelimi bu dilin kullanıldığı ülkelerdeki kültür, hayat tarzı vs. hakkında bilgi almak, sizde bu dile karşı bir ilgi uyandırır. Yabancı dil insanlar gibidir. Ona nasıl baktığınızı hissederler ve aldığınız sonuçlar da ona göre olurlar.

11. Yabancı dil öğrenenler, bir tür başarının peşindedirler: “Başarı” diye nitelendirdiğimiz şeyler, genel akışın dışında, bazen tersine ve “doğal” görünmeyen şeyler oldukları için onları “başarı” kelimesiyle tarif ediyoruz. Özellikle bir yetişkinin bir yabancı dili, o dilin kullanıldığı ülke dışında öğrenmeye çalışması “doğal” bir çaba değildir. Yani çocukların yaptığı gibi, dil “doğal” bir süreçte ve yaşta öğrenme şansları yoktur. Bununla birlikte, yabancı dil öğrenme süreci görsel ve işitsel araçlarla bu süreç “doğala” yakın ve keyifli bir deneyim hâline getirilebilir.

12. Yabancı diller ve İngilizce vefasız veya nankör değildirler: Bu iddia, ilişkilerini beslemeleri gerektiğinin farkında olmayan veya göz ardı eden kişilerin ifadesidir. Bütün ilişkilerde ve becerilerde (arkadaşlık, enstrüman çalmak, iletişim kurmak, futbol oynamak vs) olduğu gibi İngilizce’de sizden ilgi bekler. Yeterince beslemediğiniz ve yine de size beklentilerinizi sağlayan herhangi bir ilişkinin varlığından söz edebilir misiniz? Dolayısıyla İngilizceyi öğrenip-paketleyemezsiniz. Her konuda olduğu gibi, onunla başlatmış olduğunuz bu ilişkinin bitmemesi için, bu birlikteliğinizi de besleyip-korumalısınız. Bu da hikâye kitapları okumak, ses dosyaları dinlemek veya film seyretmek gibi çalışmalarla olur.

13. Gramer dilin iskeletidir, önemlidir, ama her şey değildir: Gramer bilgisi, dil becerilerinin anahtarı değildir. Daha çok sizi bu dil becerilerine götürecek olan metinleri, sesli yayınları, filmleri ve daha başka araçları anlayıp-çözmenize ve bu şekilde dili öğrenmenize hizmet eden bir “şifre çözücüdür.” Gramer, dil birikimimizi doğru bir şekilde yapılandırmamıza yardımcı olur. Dili öğrendiğiniz esas kaynaklar, ders kitaplarınız, sesli yayınlar, hikâye kitapları, filmler gibi araçlardır. Dil becerileri (yazmak, konuşmak, dinlediğini anlamak, okuyabilmek) gramer bilginizin çocukları değil, torunlarıdır. Bu becerilerin anne ve babası, hikâye kitapları okumak, ses dosyaları dinlemek veya film seyretmek gibi çalışmalardır. Fakat, gramer çalışmak kodları çözmeniz ve cümleler kurmanız konusunda size büyük ölçüde zaman kazandırır. Gramer öğrenmeden de dili edinebilirsiniz, ama çok uzun zaman alır. 


14. İngilizce’nin Türkçe’den farklı bir dil olduğunu anlamalı: Her dil diğerlerinden farklıdır. Bir dil, başka bir dile benzemek zorunda da değildir. Bu durum çok normaldir ve bizde hayal kırıklığı uyandırması için hiçbir sebep yoktur. Dolayısıyla anadilinizle, öğrenmekte olduğunuz yabancı dili birbirine kıyaslamayınız veya benzetmeye çalışmayınız. İki dil her zaman örtüşmezler.

15. İngilizce düzensiz bir dildir: İngilizce “düzen” tutkunu olan kişilerin bazı beklentilerini boşa çıkarabilir: İngilizce dilbilgisinde kuralların bir sürü istisnası vardır. Sözgelimi telaffuzunuzu kolaylaştıracak olan düzenli kurallar yoktur. Ama bu durumu, bu dili çok dinleyip-okumakla aşabilirsiniz. Öğrenmekle birlikte, bilinçaltınızı kullaranarak, o dili edinmeye de çalışmalısınız. Bu konuda en büyük yardımcılarınız, hikâye kitapları, filmler veya sesli dokumanlardır.

16. Sadece öğrenmeye değil, aynı zamanda edinmeye de zaman ayırmalısınız: Bir dil parçasını veya yapısını, onu öğrendiğimizde değil, onu edindiğimizde, yani beynimiz ve kalbimiz onu kabullendiğinde kullanmaya başlayabiliriz. Bunun için de o dilde okumalar, dinlemeler vs yapmamız gerekir. Edinme süreci, zaman alan ve öğrenmekte olduğunuz dili sıkça duymanızı veya okumanızı gerektiren bir süreçtir. Başka bir tabirle, bu gün öğrendiğiniz bir kalıbı, hemen bugün kullanamayabilirsiniz, onu çok sık duymaya ve dolayısıyla zamana ihtiyacınız vardır.

17. Bir dili öğrenmek için onu mutlaka konuşmanız şart değildir: Bir dili onu konuşabildiğimiz bir ortamda öğrenmek keyiflidir. Ama böyle bir ortamda bulunmadığınız ve dili konuşamadığınız için, onu öğrenemeyeceğinize veya unutacağınızı düşünmeyin. Bir dili öğrenmenin veya onu zihinde korumanın bir sürü yolu vardır. O dilde kitaplar okuyabilir, sesli yayınlar dinleyebilir veya filmler seyredebilirsiniz. Bu şekilde de dil öğrenebilirsiniz ve öğrendiğiniz dil aslında sadece pratik yaparak dil öğrenenlerden daha da kaliteli olacaktır.

Yolunuz açık olsun.

-----------------
-------------------------

SAVAŞ ŞENEL KİTAPLARI

AZ ACILI VE KALICI İNGİLİZCE-YABANCI DİL ÖĞRENMEK İÇİN PÜF NOKTALARI

Kitabın Tanıtım Videosu
Kitabın Tanıtım Yazısı
Kitabın Facebook sayfası
Kitabı buradan satın alabilirsiniz: Kitapyurdu.com



(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

ÇAY SAATİ İÇİN HAFİF YAZILAR


(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)





(Kitabı İmzalı Edinmek İsterseniz Bize Yazınız: savassenel@gmail.com)

-------------------

1 comment:

  1. Anonymous4:33 AM

    merhaba

    ingilizce öğrenmek için bir sayfa yapıyorum..

    katkılarınızı beklerim..

    http://www.ingilizcedilokulu.com

    http://www.ingilizcedilokulu.com/

    ReplyDelete